Şeker Yaralarına Bitkisel Tedavi

Şeker hastalığı (Diyabet); vücudumuzdaki enerji seviyesini düzenleyen pankreas bezinin vücudumuza aldığımız besinleri enerjiye dönüştürüp salgılanan hormonu, yani insülini salgılayamaması ya da salgılanan bu hormonun bozuk olması, yeterli olmaması durumlarında meydana çıkan bir rahatsızlıktır. Kan şekerini normal seviyede tutmaya yarayan bu hormon, kimi sebeplerle işlevini yerine getirememekte, bu da vücuttaki kan şekeri seviyesinin dengesini bozmaktadır.

Diyabetik Yara

Şeker hastalığının bir nedeni de, kalıtımsal olup, hastaların bu rahatsızlığa küçük yaşlarda yakalanmaları, olasıdır. Ancak yaşlar ilerledikçe, sadece kan şekeri seviyesindeki değişimin verdiği rahatsızlıkların yanında, özellikle ayaklarda ve vücudun belli bölgelerinde şeker hastalığından kaynaklı yaralar (özellikle el ve ayak yaraları) oluşmaya başlar. Bu yaralar daha çok kan pıhtılaşması, kan toplanması şeklinde görülmektedir. Ancak ihmale gelmeyecek kadar önemlidir.

Şeker yaraları nasıl temizlenir

Şeker hastalığında meydana gelen yaraların tedavisi ve temizliği oldukça önemlidir. Nitekim açık yaralar enfeksiyonlara ve bakteriler kaşı dirençsizdir. Bu da yaranın eğer temiz tutulmazsa, enfeksiyon kapma riskini arttırmakta, yaranın çok daha geç iyileşmesine sebebiyet vermektedir. Doktor kontrolü ilk yapılması gereken olup, uzman bir kişiden de yardım alınmalıdır. Deride oluşan leke, yanık gibi durumlarda ilgili bölüm plastik cerrahidir. Ayak yaraları içinde bir plastik cerraha görülebilirsiniz. Ancak genel cerrahi de yara tedavisi gerçekleştirebilir. Gidilen ilgili bölümde yara tıbbı yöntemlerle temizlendikten sonra, hastanın yaranın olduğu bölgeyi temiz ve dezenfekte tutması gerekmektedir.

Diyabetik yara pamsuman edilmelidir!

Bunun için en iyi yöntem izotonik yada serum fizyolojik denilen sıvılardan gazlı beze dökerek, açık yaraya pansuman yapmaktır. Gazlı bezin çok ıslak olmamasına özen gösterilmeli, gerekirse bez biraz sıkılmalı, fazla sudan arındırılmalıdır. Gazlı bez yaranın üzerine koyulmalı ve böyle 8-12 saat kadar kalınmalıdır. Ancak yaraların iyileşmesi için en önemli husus, hastaların dinlenmesi, istirahat etmeleridir. Dinlenmeyen hastalarda yaralar hızla iyileşmez, ayrıca yaranın enfeksiyon kapma olasılığı da yükselir. Çünkü dinlenildiğinde yara bakteri ve enfeksiyonlara karşı direnç kazanır, aksi halde bu mümkün olmayacaktır.

Şeker yaralarına ne iyi gelir?

Şeker hastalarının ilk dikkat etmesi gerekenlerden biri, beslenme alışkanlıklarıdır. Vücuda alınan besinlerin emilimi ve enerjiye dönüşümü sırasında yaşanacak her güçlük, şeker hastalığını tetiklemektedir. Bu nedenle dikkat edilmesi gereken ilk husus, neleri yememiz gerektiği ve nelerden uzak durmamız gerektiğidir. Ayrıca şeker hastası diyet listeleri ile kendinize uygun programı yapabilirsiniz.

Bal ile diyabetik yara tedavisi

Tüm bu dikkat edilmesi gereken konuların yanında, şeker yaralarına bitkisel tedaviler de mümkündür. Ayrıca vücut sağlığı açısından da oldukça yararlı olabilmektedir. Bunlardan ilki, şeker hastalarının yanına bile yaklaşamadıkları baldır. Bal yüksek biyolojik aktiviteye sahiptir. Şeker hastaları, kan şekerini yükselttiği düşüncesi ile baldan uzak dururlar. Ancak hakiki ve tamamen organik, bitkisel ballar şeker hastaları için tehlike oluşturmaz. Ancak şeker hastalığında oluşan yaralar için, balın yenmesi değil, sargı biçiminde yarada kullanılması önerilmektedir. Uzmanlar, hastane enfeksiyonu kapmış yada şeker hastalığından kaynaklı kronik yara dokularının tedavisinde yüksek biyoaktiviteli balın, salgı yöntemi ile  kullanılmasını tavsiye etmektedir.

Karabaş otu ile şeker yarası pansumanı

Bir diğer bitkisel şifamız ise; Karabaş Otu. Osmanlıda adına fermanlar çıkarılmış bu bitki, açık yara tedavisinde oldukça fayda sağlamaktadır. Aktarlardan rahatlıkla temin edebileceğiniz bu bitki, başaklar halinde ve mor renktedir. Kokusuz gelebilir ancak parmaklarınız arasında sıktığınızda kokusunu elinize bırakması gerekir. Bu bitkiden 6-7 başını bir bardak suda beş dakika kaynatarak, ılımaya bırakmalısınız. İyice ılıdıktan sonra suyunu süzerek, yaranın üzerine 6-7 defa bu su ile pansuman yapın. Yara kurudukça tekrar ıslatın. Günde en az iki defa, sabah akşam olmak şartı ile yaraya uygulayın. Taze olarak hazırlamanız gerekmektedir. Sabah hazırladığınız suyu buzdolabında saklayarak koruyabilirsiniz. Akşam da kalan suyla yaraya tekrar pansuman yapabilirsiniz, pansuman yaparken yaraya baskı yapmadan, hafifçe yapmaya da dikkat etmelisiniz.

Karabaş otu, doğal antibakteriyel ve antiviraldir. Bu özelliği ile açık yaraların enfeksiyon kapmalarını engeller ve yaranın sağlıklı ve hızla iyileşmesini sağlamaktadır.